ECZACILIK MESLEĞİ
Yıllardır eczacılık mesleğini sömürmeye ve içini boşaltmaya çalışan kişi ve kurumlar şimdi bizleri düşünür olmuşlar. Ama ne düşünmek? Hatta bizi o kadar düşünür olmuşlar ki meslek örgütümüzü ayakta tutmak adına senede bir kez verdiğimiz sözleşme ücretlerinin bile bize yük olmasını istemiyor gözükmekteler.
Yalnız bazı konuların unutulduğunu görmekteyiz.
Kurumun;
1-Provizyon sisteminin hiç bir gün sağlıklı olarak çalışmadığını, bu nedenle eczacıların milyarlarca maddi kayıplara uğradığını ve hastaların mağdur olduğunu,
2-Bir gecede yapılan ilaç indirimleri ile eczacıların uğradığı zararları,
3-S.U.T.'deki yoruma açık maddeler nedeni ile kurum tarafından haksız ve yersiz kesintileri,
4-Eczanelerin dönem sonlarında her ay reçete teslimi için büyük risklere maruz kalarak yüzlerce km uzaklıktaki reçete teslim birimine evreklarını teslim etmek zorunda bırakıldığını,
5-S.U.T.'de bir gün içerisinde ilaç tasarrufu adına yapılan olur olmadık değişikliklerin verdiği maddi ve manevi zararları,
6-Katılım payları tutarlarının aylarca hesaba yatırılmadığını,
7-Muayene ücretlerini tahsil etmek için eczaneleri aracı olarak kullandığını ve hasta ile eczacıyı karşı karşıya getirdiklerini,
Ve buna benzer eczacı aleyhine olan bir çok konuyu unuttuğunu görmekteyiz.
SGK provizyon sisteminden yayımlanan mesaj ile kurumun tek tip sözleşmeden vazgeçmeye hazırlandığı açıkça anlaşılmaktadır. Kurumun provizyon sayfasında neredeyse büyük bir sevinç ve mutluluk ile sanki yıllardır beklenen bir yenilikmiş gibi yayımlanan bu mesajda eczacıların bu değişikliği büyük bir coşku ve memnuniyet ile karşılayacağı beklendiği gözükmektedir. Bu beklenti kurum yöneticilerinin zihinlerindeki eczacı profilinin ne denli yanlış olduğunu ve meslek bilincimiz ve duyarlılıklarımız ile ilgili olarak ne kadar bilgisiz olduğunu göstermektedir.
Gelinen bu noktada kendimizi ve sorunlarımızı kamuoyuna ve gerekli kurumlara yeterince anlatamadığımız ve sorunlarımızı ifade edememiş olduğumuz anlaşılmaktadır. Geçmişteki bazı örgüt yöneticilerimizin siyasi ihtirasları uğruna verdikleri taviz ve umursamazlıklarının cezasını mı çekiyoruz?
Yıllardır eczacılar adına meslek örgütünün (TEB) resmi kurumlar ile imzaladığı tek tip protokol mesleğimizin birlik ve beraberliği için ve ortak meslek çıkarlarımızın korunması için olmazsa olmazdır.
Kurumun mesajından yola çıkarak bu yeni uygulama ile kurumun sağlık hizmetinin sunumu ve alınması ile ilgili bakışını da daha net görebilmekteyiz. Adım adım uygulamaya konan uygulamalar ile kurumun; temsil ettiği siyasi görüşün politikalarını yürürlüğe koymakta gecikmediğini görmekteyiz. Sağlığı ticaret, sağlık hizmeti sunucularını ise ticarethane gibi gören bu zihniyetin getirdiği yenilikler de elbette bu amaca hizmet edecektir.
Gelinen bu noktada ÇED ve diğer meslek örgütleri olarak gücümüzün farkındayız. Mesleğimiz adına daha önce yapmış olduğumuz beraber hareket etme ve eylem birlikteliğimizi unutmadık. Ama görüyoruz ki unutanlar çok.
Herkese eşit , parasız ve kolay ulaşılabilir bir sağlık hizmeti için biz eczacıların ve eczanelerimizin yaşaması gerektiğini biliyoruz ve bunun için de her şeyi yapmaya her zaman hazırız.
Çağdaş GÜNDÜZ
Barış ÖZGEN
Çağdaş Eczacılar Derneği
İzmir Şubesi