GERÇEKLERLE YÜZLEŞMEK-II
Bir hareket içinde farklı düşüncelerin olması doğal. Önemli olan bu farklılıkların bir arada yaşayabileceği bir ahkamın var olması. İÇEM Çağdaş Eczacılık hareketine bu zenginliği sağlayacak demokratik bir mekanizmaya sahip. İstanbul Çağdaş Eczacılar Meclisi’nin kürsüleri herkese açık, konuşma ve örgütlenme özgürlüğü var. Buna rağmen farklılıklarını ayrılma özgürlüğünden yana kullanmak isteyenlerin ayrılma özgürlüğü de var ama yumurta kapıya dayandığında değil. Suni gerekçeler yaratarak hiç değil.
Yazımın I. bölümünde İstanbul Çağdaş Eczacılar Meclisi’nde yaşanan gelişmeleri sizlerle paylaşmıştım. Bu yazımda Eczacının Sesi Grubunun Çağdaş Eczacılık Hareketini bölmeye gerekçe olarak gösterdiği ön seçim sürecini sizlerle paylaşmak istiyorum.
İÇEM’de ön seçim takvimi İstanbul Eczacı Odası Olağan Seçimli Kongresi’nin ilan edildiği tarihten 1 ay önce başlar. Önce adaylar belirlenir. Bu, ya adayın kendi gönüllü isteği ile olur ya da bir meslektaşının önerisi ile. Sürecin ikinci adımında ise ön seçim yapılır. Ön seçimde oy kullanacakların listesi önceden açıklanır. Sandıklar konur ve herkes kendi özgür iradesi ile sandık başına giderek dilediği adaya oyunu kullanır. Ön seçim süreci böylece tamamlanır.
Gelelim kendilerini Eczacının Sesi olarak ifade eden arkadaşlarımızın ön seçim süreci ile ilgili itirazlarına. İÇEM’in ön seçim gerekçelerini zamansız ve haklı bulmadığı için Çağdaş hareketten bu nedenle farklılaşan ve hareketi bölen bu arkadaşlar yalnız değillerdi. İstanbul Eczacı Odası’nın Çağdaş kadrolarına yıllardır muhalefet etmeyi kendilerine görev sayan bazı müzmin muhalifler İnternet Sitelerinden “ön seçimi” nakarat halinde tekrarlamaya başladılar. Çağdaş Eczacılık hareketi ile hiçbir düşünce bağı olmayan bu meslektaşlarım ön seçimi hareketin bir zaafı olarak öne çıkarıyorlardı. Ve harekete öncülük eden kadroları polit büro olmak, anti-demokratik olmak gibi hiç de yakışık almayan ithamlarla suçluyorlardı
.
Bu arada şu dipnotu koymama izin verin. Çağdaş Eczacılık Hareketi elbette ki hiç kimsenin tekelinde değil. Eczacı tabanına mal olmuş, tüm Çağdaş Eczacıların ortak hareketidir. Sıradan bir hareket değil, ortak değerleri, ilkeler bütünlüğü ve düşünce sistematiği olan bir harekettir. Her seçim döneminde farklı bir kulvara savrularak; İdealist Eczacılar Grubu, Aydın Eczacılar Grubu, Gelişim Eczacılar Grubu ve de Eczacının Sesi Grupları içinde seyahat özgürlüğünü kullanarak Çağdaş Eczacı olunmaz, Çağdaş Eczacılık hareketinin değerlerine böyle sahip çıkılamaz. Bu kısa dipnottan sonra önseçim sürecine devam edelim.
Ön seçim sandığı tüm Çağdaş Eczacılara açılsın önerisini ayrılıklarına gerekçe yapan ve Çağdaş Eczacılık Hareketini bu gerekçe ile bölen arkadaşlar ve onları destekleyen kimi meslektaşlarım bakalım aday listeleri açıklandıktan sonra bu tutumlarına uygun bir davranış tutarlılığı gösterebilmişler mi?
Seçime katılan gruplardan üçü aday listelerini açıkladılar. Başka gruplar var mı onları şimdilik bilmiyoruz. Eczacının Sesi Grubu’da aday listelerini açıkladı. Peki sormazlar mı adama Çağdaş Eczacılık Hareketini bölmeye gerekçe yaptığınız ön seçim sandıklarınız nerede?
Çağdaş Eczalık Hareketinin müzmin muhalifi ve ön seçim diye yeri göğü inleten kimi meslektaşlarımın isimleri de yer alıyor bu listede. Ön seçim diye türkü çığıranlar neden ön seçim sandığını tüm çağdaş eczacılara açmadınız? Elinizi tutan mı vardı?
Ön seçim, demokrat olmak işin bahanesi….
Kişisel hırslar aklın önüne geçmesin bir kere. Ayrılığa bir dizi gerekçe sıralar ona kendinizi bile inandırırsınız.
Evet seçime katılacağını ilan eden üç grup aday listelerini açıkladı. Şimdi her bir meslektaşım şu sorunun yanıtını aramak durumundadır.
Seçime katılan üç gruptan hangisi seçimlerini daha demokratik ve şeffaf bir ortamda yaptı?
Ön seçimlerini nasıl yapacağını yazılı bir kural haline getiren, ön seçim sürecini takvimleyen, bunu tüm eczacı kamuoyunun günü ve saatine kadar bildiği, takip ettiği ve hatta eleştiri özgürlüğünü olabildiğince kullandığı kurumsallaşmış bir temsilciler meclisinde oldukça şeffaf ve demokratik bir platformda yapılan bir ön seçim mi daha demokratik yoksa Eczacının Sesi ve İstanbul Eczacıları Gruplarının nerede, hangi yöntemle belirlediğini eczacı kamuoyunun bilmediği bir aday belirleme sürecimi?
Hangisi daha demokratik?…
Devam edecek…..