REÇETESİZ İLAÇLAR
Hükümetin ve TEB’in gündeminde reçetesiz ilaçlar var
Bölgelerarası Toplantının gündemini belirleyen 2007 protokolü ve özellikle ödeme zamanı ve avans ödemesine geri dönüleceğine işaret eden protokol maddeleriydi.
Bu arada Odalara gönderilen toplantı gündeminde dikkatimizi çeken çarpıcı bir madde vardı. Bölgelerarası Toplantının gündemine göre bazı çalışma grupları oluşturulmuştu. Bunlardan birisi, reçetesiz ilaçlar çalışma grubuydu. Reçetesiz ilaçlarla ilgili her çalışma bizim için son derece önemlidir. Bu nedenle Bölgelerarası Toplantının bu gündemini sizlerle paylaşmak istedik.
“Baş ağrısı ve diğer ağrılar, gastrointestinal bozukluklar, öksürük ve soğuk algınlığı gibi rahatsızlıklar hastaların günlük hayatta sıklıkla karşılaştığı semptomlardır. Eğitim seviyesinin artması ve bilgiye ulaşımın kolaylaşması, kişilerin, bu tür rahatsızlıkları bir doktora veya eczacıya başvurmadan, kendi kendilerine tedavi etme oranını arttırmaktadır. Kendi kendine bakım ve kendi kendine tedavi uygulamaları ise, kişilerin seçtikleri ilacın ihtiyaçlarına uygun, güvenli ve verimli olmasının sağlanması konusunu gündeme getirmektedir.”
Yukarıda bir kısmı alıntılanan metin 17–18 Kasım tarihlerinde Denizli'de yapılan TEB 35. Dönem 2. Bölgelerarası Toplantısının çalışma gruplarından birinin gündemiydi. TEB Merkez Heyeti, Denizli Bölgelerarası Toplantısının gündemini belirlerken 2. günün bir kısmını oluşturulan 4 çalışma grubunun çalışmalarına ayırmıştı ve bu dört gruptan birisinin adı “Reçetesiz İlaçlar Çalışma Grubu”ydu. TEB Merkez Heyeti her çalışma grubu için birer taslak metin hazırlamıştı. İşte yazının başlangıcında bulunan paragraf da hazırlanan “Reçetesiz İlaçlar İlkeler Beyanı” taslak metninin giriş paragrafıdır.
Taslak metin OTC ilaçlarını tanımladıktan ve neden gereksinim duyulduğunu açıkladıktan sonra ilaçların sınıflandırılmasını da yapmaktadır.
“… kendi kendine ilaçla tedavi uygulamasının mantıksal bir sonucu olarak, bir ülkede ruhsatlı bulunan ilaçlar, resmi olarak reçete ile alınabilecek ilaçlar (reçeteli ilaçlar) ve reçetesiz alınabilecek diğer ilaçlar (OTC ilaçları) olarak sınıflandırılacaktır…”
Taslak metin OTC ilaçlarının ideal olabilmeleri için kriterleri belirliyor, “ … kamu ilaç harcamalarının maliyet yönünden bir seviyede tutulmasının bir yolu (sağlık sektörü reformu) ve özel sektörde ekonomik döngüyü arttırmanın bir yolu (ekonomik gelişme) olarak pek çok ülkede giderek daha fazla ilacın OTC ilacı olarak kaydedilmesi yönündeki eğilim”in dikkatle incelenmesini istiyor. Metinde, OTC ilaçlarının önemi ve kullanıma yönelik öneriler devam ediyor: “ … çok sayıda değişik OTC kombinasyon ürünü, tüketiciler üzerinde bir ürünü seçmek için uygun kararları vermek adına zorluklar çıkardığı …” da yer alıyor. Önerileri ise bir OTC kodeksinin geliştirilmesi.
OTC ilaçlarının anlam ve önemini anlatarak bu ilaçları artık sağlık sektörünün olmazsa olmazları olarak tanımlayan taslak metin, elbette ilaç promosyonlarında Dünya Sağlık Örgütü'nün yol göstericisi (!) “Tıbbi İlaçlar Promosyonu için Ahlaki Kriterler”in (WHO 1998) belirlendiği kurallara da dikkat çekiyor ve “… promosyonun halk sağlığına zarar vermeyecek ölçüde olması çok büyük önem taşımaktadır” diyerek bitiyor.
TEB Merkez Heyetinin Denizli Bölgelerarası Toplantısının düzenlendiği tarihten çok kısa bir süre önce, ilaç fiyat kararnamesinde değişiklik öngören taslak metin, ilaç sektörü içinde tartışmaya açılmıştır.
“06/02/2004 Tarihli ve 2004/6781 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Yürürlüğe Konulan 'Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Karar'da Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar” başlıklı taslak metinde ilaç fiyat kararnamesinin 7. maddesine bir ek madde eklenmiştir.
“Ek Madde 2 – Geri ödemesi olmayan reçetesiz beşeri tıbbi ürünler için Kararname hükümlerine bağlı olmaksızın ruhsat sahiplerince talep edilen fiyatlar, Bakanlıkça onaylanarak ilan edildikten sonra geçerli olur.”
Elde olmadan birbirine oldukça yakın tarihlerde çıkan iki taslak metin bizde çeşitli düşünceler ve kaygılar oluşturmaktadır. TEB Merkez Heyeti, Denizli Bölgelerarası Toplantısında İlaç Fiyat Kararnamesinde yeni değişiklikler yapılacağını gösteren taslak metinden haberdar olmadıklarını belirtmişlerdir, ancak bölgelerarası toplantıda bir “reçetesiz ilaçlar çalışma grubu” kurulmasına da gereksinim duymuşlardır. Bölgelerarası toplantının 2. günü akşamüstü geç saatlerde çalışma gruplarının hazırladıkları sonuç metinleri tartışılmıştır. Reçetesiz ilaçlar çalışma grubunun metni Merkez Heyeti tarafından hazırlanan ilk taslak metnin küçük düzenlemeler dışında tamamen aynısıdır. Salondaki katılımın düşük olduğu gözlenen toplantıda reçetesiz ilaçlarla ilgili metin yeterince tartışılamamıştır. İstanbul delegeleri çıkan metne itiraz ederek bu metnin, çıkması beklenen İlaç Fiyat Kararnamesi değişiklik taslağındaki ek maddeyi desteklediğini, reçetesiz ilaçlar çalışma grubunun ve oluşturdukları metnin böylesi önemli ve tartışmalı bir konuda yersiz ve gereksiz olduğunu belirtmişlerdir.
Verilen onca yıllık örgütlü mücadeleden sonra TEB eliyle OTC için özel çalışma grubu oluşturulması, ilaç sektörü ve özellikle hükümet ile aynı ortak dilin konuşulması örgütsel ve düşünsel olarak savrulunan noktayı göstermesi bakımından ilginç ve o kadar da çarpıcı bir gelişme olarak dikkatlerden kaçmadı.
Elbette hastaların özellikle idame tedavilerinde ilaçlarına eczacılının danışmanlığında kolay ulaşabilmesini savunmak çağdaş bir yaklaşımdır. Ancak tedavi değeri olan hiçbir ilacın, devletin geri ödeme kapsamı dışında bırakılması kabul edilemez.