Aile hekimlerinden Sağlık Bakanlığı’na kırmızı kart
“Katkı”, “katılım”, “fark” adı altında para alınmadan, vergilerimizle toplanan bütçeden finanse edilerek herkese ayrımsız, eşit sağlık hizmeti sunulsun
Aile hekimlerinden Sağlık Bakanlığı’na kırmızı kart
TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Handan Yüksel, “Sağlık hizmetini kar-zarar hesabıyla yönetenlere kırmızı kart gösteriyoruz” dedi
Birgün 27.10.2013 BURCU CANSU/ANKARA
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu, Türkiye’nin dört bir yanından gelen aile hekimleri temsilcilerinin katılımı ile Aile Hekimliği alanında Sağlık Bakanlığı’nın üst üste yaptığı değişiklikleri protesto etmek ve taleplerini dile getirmek üzere Sağlık Bakanlığı önünde bir açıklama yaptı. TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Handan Yüksel, “Sağlık hizmetini kar-zarar hesabıyla yönetenlere kırmızı kart gösteriyoruz” dedi.
http://birgun.net/haber/aile-hekimlerinden-saglik-bakanligina-kirmizi-kart-5861.html
‘KIRMIZI KARTI HAK ETTİ’
Yüksel, Sağlık Bakanlığı’nın sağlıkta dönüşüm adına yarattıklarından birkaç göstergeyi şu şekilde sıraladı: “Kızamık salgınında hem Avrupa’da, hem de dünyada en önlerdeyiz. Ölüm nedenlerinin ikincisi olan kanser hastalığına yakalananların sayısı ikiye katlanmış durumda. Obezite almış başını gidiyor. Çağın vebası sayılan ve en önemli ölüm nedenlerinden biri olan şeker hastalığı toplumun neredeyse 1/ 5’ine sirayet etmiş, salgın düzeyine erişmiş. Toplumun 1/3’ü yüksek tansiyon hastası haline gelmiş. KOAH dediğimiz akciğer hastalığı artık en önemli ölüm nedenlerinden biri haline gelmiş. Son TÜİK verilerine göre, halkın sağlık hizmetleri için cebinden harcadığı para artmış. Halkın özel sağlık kurumlarına cebinden ödediği katkı ve katılım ücretine ek olarak ödediği ücretler yüzde 200 artırılmış.” Yüksel bu sıralamanın ardından “Şimdi Sağlık Bakanlığı kırmızı kartı hak etmiyor mu?” diye sordu.
HALKIN SAĞLIK HAKKI HİÇE SAYILIYOR
Yüksel, sağlık hizmetini piyasada kar/zarar anlayışıyla sürdürenlere, “Bizlere yılda 90 milyon acil hasta baktırarak, yılda kişi başına 10 kez muayene olmayı, 4 kat fazla ameliyat yaptırmayı marifet sayanlar, halkın nitelikli sağlık hakkını hiçe saymıyorlar mı? Halka, tıbbi hizmet yerine içi boşaltılmış bir sağlık hizmetiyle, zarar vermiyorlar mı?” sorusunu yöneltti. ’Ben yaptım oldu’ anlayışıyla sağlık politikalarını tek taraflı belirlemede ısrar ederek sağlık çalışanları ve örgütlerinin görüş ve önerilerine kulak tıkayan Bakanlığın kırmızı kart almayı hak ettiğini düşünüyoruz” diyen Yüksel, aile hekimleri olarak çok fazla sorunla karşı karşıya olduklarını söyledi.
SORUNLAR SAYMAKLA BİTMİYOR
Yüksel, aile hekimlerinin sorunlarını şu şekilde sıraladı:
“Birinci basamak sağlık hizmeti sunan Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları adına meslek örgütü olarak aylardır yaptıkları açıklamalarla Sağlık Bakanlığı’na her türlü uyarıyı yaparak, ASM çalışanlarının acil birimlerde çalıştırılmaması gerektiğini gerekçeleriyle anlatmamıza rağmen, Sağlık Bakanlığı bu konudaki ısrarını sürdürmektedir. Acillerde çalışmanın koşullarını belirleyen yasal referanslara, mahkeme kararlarına rağmen birinci basamak alanında uzmanlaşan, ya da bu alanda deneyim kazanmış sağlık çalışanını, acil birimlerde ‘ister sarı, ister yeşil alan’ ne olursa olsun halkın sağlığını tehlikeye atarak çalıştırmaya zorlanıyor. Sözleşme fesihleri kolaylaştırılmakta, ücretler kırpılmakta, yeni ek görevler dayatılmakta, polikliniklere hapis edilmiş aile hekimleri ile daha çok ilaç tekrarını yapmayı kolaylaştıracak yeni performans kriterleri getirilmeye çalışılmaktadır. Yıllardır pratisyen hekim olarak birinci basamakta yetkinleşen meslektaşlarımıza, ne olduğu belirsiz bir uzmanlık eğitimi verilerek, alamayanlar kapı dışarı edilerek, uzmanlık eğitimi için uzun yıllar emek veren sınavlara giren, asistanlık yapan, yetmezmiş gibi mecburi hizmet yapan meslektaşlarımızın emeği bir çırpıda yok sayılmaktadır.”
Aile hekimlerinin talepleri neler?
Aile hekimleri şu talepleri sıralıyor:
– Performansa dayalı” olmayan, nitelikli sağlık hizmeti verilsin
– “Katkı”, “katılım”, “fark” adı altında para alınmadan, vergilerimizle toplanan bütçeden finanse edilerek herkese ayrımsız, eşit sağlık hizmeti sunulsun
– Sağlık hizmetlerini bir bütünlük içinde, ekip hizmetiyle, kamu binalarında, koruyucu hekimliğin öncelendiği anlayışla sunmak
– Ceza, kesinti, güvencesiz çalışmayı ret ediyoruz
– Uygulamalarımızı etkileyecek kanun ve yönetmelikler hazırlanırken görüşlerimiz alınsın
– Hastanelerde tutturulacak nöbetin asli görevlerimizi engellemesini istemiyoruz
– Biz sağlık çalışanlarına ödenecek ücretin insani temelde hiçbir şart öne sürülmeden emeğimizin karşılığı olarak ödenmesini ve bunun emekliliğe yansımasını istiyoruz
– İyi bir tıp eğitimi ve uzmanlık eğitimi, mezuniyet sonrası eğitim almak