YÜZLERCE ECZACI SGK’YI PROTESTO ETTİ
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun reçete kontrol sisteminde içine düştüğü açmazdan kurtulmak adına yasayı ve örnekleme yöntemiyle ilgili çıkarılan genelgeyi açıkça ihlal ederek kendi kurumsal eksikliğinin faturasını eczacıya ödettirmek amacına dönük yeni reçete kontrol uygulaması eczacılar arasında büyük tepkiye yol açtı.
İstanbul Eczacı Odası’na üye 500’e yakın eczacı haksız ve hukuksuz kesintilere yol açacak, eczacıları ciddi bir şekilde mağdur edecek bu uygulamayı protesto etmek amacıyla 51 eczacı odasının ortak basın açıklamasıyla eşzamanlı olarak bugün saat 13.00’te SGK Üsküdar İlaç ve Eczacılık Birimi önünde toplandılar. “Gecikmeli kesinti istemiyoruz”, “Kademeli iskontoya hayır”, “Hukuksuz yasa istemiyoruz”, “Seçmece kontrole hayır”, “Zamanında ve tam inceleme istiyoruz” sloganları eşliğinde başlayan protesto eylemi İstanbul Eczacı Odası Genel Sekreteri Ecz. Cenap Sarıalioğlu’nun İstanbul, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli Eczacı Odaları adına hazırlanan ortak basın açıklamasıyla sona erdi.
Basın açıklamaları için devamını oku tıklayınız.
51 Eczacı Odası tarafından 25 Haziran Çarşamba günü saat 13.00’te yapılan ortak basın açıklamasının metni aşağıdadır:
BASINA VE KAMUOYUNA
Sosyal Güvenlik Kurumu ve Türk Eczacıları Birliği arasında 01.07.2008 tarihinde yürürlüğe girmesi gereken ve vatandaşlarımızın yüzde 90’ının eczanelerden ilaç alma koşullarını belirleyen 2008 Yılı İlaç Alım Protokolü görüşmeleri sürmektedir. 2005 yılından itibaren yapılan protokollerle ilaç eczacılık hizmetinin serbest eczaneler tarafından tüm vatandaşlarımızı kapsayacak şekilde verilmesi için her türlü fedakarlığı göstermiş bir meslek grubu olarak 24.000 eczacı adına, 8.500 eczanenin kapanma noktasına geldiği ve bu sayının giderek arttığı bir ortamda, bundan böyle vereceğimiz herhangi bir ödünün kalmadığını, bazı konuların bu protokolde yer almasının bizler açısından kabul edilemez olacağını ilan ediyoruz.
Her şeyden önce, kârlılığı böylesine düşmüş, adeta her gün zararı büyüyen bir meslek grubunun iskonto veriyor olmasının, hele ki iflas noktasına gelmiş meslektaşlarımızın sayısının tüm eczacıların üçte birine yaklaştığı bir durumda herhangi bir sürdürülebilirliği yoktur. Kurum iskontosu kesinlikle protokolde yer almamalıdır. Ayrıca, bilinmelidir ki bizler eczacıyı potansiyel suçlu olarak gösteren cezai hükümlerin ağırlıklı olarak bulunduğu bir protokolü meslek saygınlığımızı zedeleyici bir unsur olarak değerlendiriyor ve eczacıya yönelik böylesi bir yaklaşımı kabul edilemez buluyoruz. Diğer yandan, ilaç firması ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki maddi ilişkinin bedelini eczacılar ödemekte, son üç yıldır kamu kurum iskontolarının perakende satış fiyatı üzerinden yapılması nedeniyle, eczacılar yüzde 3’lere varan bir haksız ekonomik kayba uğramaktadır. İlaç şirketlerinin kamu kurum iskontosunun eczane üzerinden yapılması uygulaması derhal sonlandırılmalıdır. Buna ek olarak, hem kamuyu koruyan, hem de eczaneler arasında adil dağıtım gerçekleştirerek düşük sermayeli eczanelerin hayatta kalmasını ve sağlık hizmeti vermeye devam etmesini sağlayan mevcut reçete dağıtım sistemlerinin korunması ve geliştirilmesi, olmazsa olmazlarımızdandır. Tüm basına ve kamuoyuna ilan ediyoruz ki, biz eczacıların bu koşullarda dayanacak gücü ve sabrı kalmamıştır. Bizler 24.000 eczacı ve 51 eczacı odası olarak, bu taleplerle görüşme masasında olan meslek örgütümüzün arkasında olduğumuzu, mesleğimizi sürdürebilmek için kendilerine gereken desteği vereceğimizi kararlılıkla beyan ediyoruz. Bizler, finansörlük, mutemetlik, memurluk yapmak değil, çağdaş eczacılık hizmeti vermek istiyoruz.
İSTANBUL ECZACI ODASIYÖNETİM KURULU
25.06.2008
BASINA VE KAMUOYUNA
SGK, SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRMEMESİNİN BEDELİNİ ECZACIYA ÖDETMEK İSTİYOR!
Biz eczacılar her yıl Sosyal Güvenlik Kurumuna ilaç verme koşullarını belirleyen ve Sosyal Güvenlik Kurumu ile Türk Eczacıları Birliği arasında yapılan Protokol görüşmeleri öncesinde bir dayatmayla karşılaşmaktayız. Bu yıl da görüşmelerin başlamasından kısa bir süre önce akıl almaz yeni bir düzenlemeyle karşılaştık. 8 Mayıs 2008’de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası yasasında yapılan bir değişikle 2007 yılı başından itibaren uygulanması öngörülen ve İstanbul Eczacı Odası olarak yargıya taşıdığımız Örnekleme Yönteminin geriye dönük olarak da uygulanması gündeme getirildi. Bu düzenlemeyle 01.01.2007 öncesi Sosyal Güvenlik Kurumu reçetelerinin kontrolünde de örnekleme yöntemi uygulanmak istenmektedir. Geriye dönük bu uygulama Anayasaya aykırıdır. Anayasa’nın 2. maddesinde “Hukuk devletinde güven ve istikrarın korunabilmesi için kural olarak yasalar, yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulanır, yasalar ‘geçmişe yürümezlik prensibi’ uyarınca yürürlüğe girdiği tarihten sonraki hukuki olaylara yönelik hüküm ve sonuç doğurmaktadır” denmektedir.
8 Mayıs 2008 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan bu yasa değişikliği Anayasaya aykırı olduğu gibi 2007/46 sayılı Örnekleme Genelgesine de aykırıdır. Genelge örnekleme yönteminin uygulanacağı reçeteleri tanımlarken, yatan hasta reçetelerinin, raporlu reçetelerin ve kan ürünü-hemofili reçetelerinin örneklenemeyeceğini belirtir. Bu reçetelerin tamamının kontrolünün yapılmasını öngören Genelgeyle ancak bu tanımların dışında kalan reçetelerin örnekleme yöntemiyle kontrolünün yapılacağı belirlenmiştir. Yasada yapılan değişiklikle geriye dönük işletileceği açıklanan örnekleme yöntemi tüm reçetelere uygulanmak istenmektedir. Ancak bu mümkün değildir. Çünkü 01.01.2007 tarihinden önce SGK’ya teslim edilen reçetelerde yukarıdaki tanımlara uygun bir tasnif yapılmamıştır. Dolayısıyla belirtilen tarihten önceki “tüm reçetelerde” örnekleme yöntemiyle yapılmak istenen kontrollerin meslektaşlarımızı hak kayıplarına uğratması kaçınılmaz olacaktır.
2005 yılından bu yana reçete kontrollerinin sağlıklı ve düzenli yapılamamış olması, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun eksikliğidir. Meslektaşlarımız tüm güç koşullara karşın halkın ilaca ulaşması için her türlü özveriyi göstermektedir. Ancak SGK’nın reçete kontrollerindeki sorumluluğunu yerine getirememiş olmasının yükünü eczacılara yüklemesi kabul edilemeyecek bir durumdur. SGK İstanbul İl Müdürlüğü’ne reçete teslim eden İstanbul, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli eczacılarına ait kontrolü yapılamamış 25 milyonu aşkın reçete bulunduğu belirtilmektedir. 14 aylık hiç kontrolü yapılmamış 25 milyon reçetenin örnekleme yöntemiyle sağlıklı ve adil bir şekilde kontrol edilmesi mümkün değildir. Böyle yapılacak kontrollerin bilimsel ve güvenilir olmayacağı da ortadadır. Bu düzenleme yine eczacıların mağduriyetine ve yeni haksız kayıplara yol açacaktır.
Sosyal Güvenlik Kurumu her protokol görüşmesi öncesinde eczacıları mağdur eden, adeta aba altından sopa göstermeyi amaçlayan bu tür uygulamaları gündeme getirmekten vazgeçmelidir. Hukuka aykırı bu düzenleme derhal durdurulmalıdır.
İSTANBUL ECZACI ODASI YÖNETİM KURULU
TEKİRDAĞ ECZACI ODASI YÖNETİM KURULU
EDİRNE ECZACI ODASI YÖNETİM KURULU
KIRKLARELİ ECZACI ODASI YÖNETİM KURULU
Miting resimleri için tıklayınız.