ONBİNLERCE ECZACI ORTAKLIĞA HAYIR DEDİ

21 Aralık Pazar günü, Ankara Kolej Meydanı’nda TEB tarafından düzenlenen “Artık Yeter Mitingi”ne on binlerce eczacı katıldı. 51 eczacı odası tarafından örgütlenen ve Türkiye’nin dört bir yanından kar kış demeden, Ankara’ya gelen eczacılar Sağlık Bakanı’na, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na ve SGK bürokratlarına gereken mesajı vermiş oldular. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan ve AKP’nin Eczacı Milletvekillerinin Sağlık Komisyonu’nun gündemine taşıdığı, Eczacı-Eczacı Ortaklık tasarısı üzerindeki tartışmalara da son noktayı koydular.

 

 

Bu miting, eczacılar için bir referandum niteliği taşıyordu ve eczacılar, Eczacı-Eczacı  ortaklığına karşı olduklarını ve yapılmak istenen diğer düzenlemeleri de onaylamadıklarını; gerek büyük katılımla gerekse miting alanındaki tavırlarıyla açıkça ifade ettiler.

 

20 binin üzerinde katılımın olduğu mitinge;  başta 81 ilden 51 Eczacı Odası’na kayıtlı eczacılar olmak üzere; Eczacılık Fakültesi öğrencileri, çeşitli illerin Eczacılık Teknisyenleri Dernekleri, Eczacı Kooperatifleri’ temsilcileri ve üyeleri olmak üzere, Türk Tabipler Birliği, Sağlık Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İş, İstanbul ve Ankara Tabip Odaları, Diş Hekimleri Odaları ile CHP, DSP ve DTP’li Milletvekilleri ile çok sayıda Sivil Toplum Örgütü yöneticileri katıldı.

 

 

Sabah günün ağarması ile birlikte Ankara Celal Bayar Bulvarı’nda toplanmaya başlayan eczacılar, Ankara’yı beyazlarla donattı. Genç yaşlı, çocuk büyük, Eczacı eczane çalışanı ve eczacılık öğrencileri ile sağlık bileşenlerinin oluşturduğu kortej saat 12.30 da mitingin yapılacağı Kolej Meydanı’na doğru harekete geçtiler. Katılımın çok yüksek olması nedeniyle miting alanına girmesi uzun süren topluluğun daha miting başlamadan, hep bir ağızdan; “ Susma Haykır, Ortaklığa Hayır.” “ Sağlık Haktır Satılamaz”, “Sağlık Yıkımda Eczaneler Yıkımda”, “ Bakan Akdağ Tasarını Geri Çek”, “ Arık yeter Eczacı Tahsildar Değildir” “ Herkese Eşit ve Parasız Sağlık Hizmeti”, “IMF Sağlıktan Elini Çek”, “Eczaneler Bizimdir Sermaye Defol” ve benzeri sloganlarla taleplerini haykırdılar.

 

Saat 14:00’te TEB yöneticileri ve 51 Eczacı Odasının Başkanlarının katılımcıları tek tek  selamlamasıyla başlayan miting de ilk konuşmayı TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak yaptı.

Çolak, “bizler sağlığı, yaşam hakkını merkezde tutan kaliteli yaşamın sürdürülebilmesi için çaba sarf eden sağlık emekçileri olarak, kendi yaşam hakkımıza saygı gösterilmesini istiyoruz.” “Bizi aylardır masada dinlemeyenlere sesimizi meydanlardan duyurmaya geldik” diyerek başladığı konuşmasını söyle sürdürdü.

 

 

Erdoğan Çolak “Eczacılar üzerindeki Kamu Kurum Iskontosu yükünden kurtuluncaya kadar, bu barbar dönüşümü durduruncaya kadar, meydanlarda olacağız, durmayacağız.” “Sizden muayene ücretlerini almaya bile cesaretleri yok, sağlık hizmetinin ücretini eczacılara tahsil ettiriyorlar, böyle bir tek ülke söyleyin bana” dedi. Çolak, eczacıların önlerine gelen Elektronik Sözleşmeleri imzalamayacaklarını, Sağlık Bakanlığı’nca hazırlanan Eczacılar ve Eczaneler Hakkındaki Yasa Tasarısı’na konması düşünülen Eczacı-Eczacı ortaklığı maddesinin eczanelerin tek elde toplanmasına yol açacağını ve buna izin vermeyeceklerini söyledi.

 

TEB Başkanı Çolak’ın konuşmasını tamamlamasının ardında kürsüye sırasıyla, Ankara Eczacı Odası Başkanı Ecz. Oğuz Ekincioğlu, İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Semih Güngör, Uşak Eczacı Odası Başkanı Ecz. Halime Özen ile Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Başkanı Ecz. Abdullah Özyiğit gelerek birer konuşma yaptılar.

 

Konuşmacılardan İEO Başkanı Semih Güngör, 1980’li yıllardan itibaren, tüm dünyada ve Türkiye’de uygulanan ‘Neo Liberal’ politikalar ciddi bir yıkıma yol açtı, Türkiye de 30 yıldır bu girdabın içinde, küresel şirketlerin çıkarlarını koruyan bu politikalar eczane ekonomilerimizi de olumsuz olarak etkiledi, 10 bine yakın eczane fiili iflasın içinde, Sağlıkta Dönüşüm bu yıkım sürecini daha da hızlandırdı, ‘Genel Sağlıksız ve Sosyal Güvenliksiz’ sistem ile birlikte yeni sorunlarla yüz yüze geldik dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: Sistemi eczaneler üzerinden yürüttüler, bütün sorunları eczacının sırtına yüklediler; sanayi ıskontosunun, muayene ücretlerinin, bedelsiz kamulaştırmaların, provizyon sisteminden kaynaklanan sorunların tüm yükünü biz eczacılar taşıdık.

 

 

Semih Güngör, şimdi çok daha büyük bir sorunla karşı karşıya olduklarını ifade ederek; “Eczacı-Eczacı ortaklığı, biz eczacıların iradesine rağmen meslek yasamıza sokulmak isteniyor, eczanelerimizi şirketleştirmek istiyorlar. Şirketleşen eczanelerle hizmetin niteliği temelden değişecek. Eczanelerimiz sağlık hizmeti üreten kurumlar olmaktan çıkacak, birer ticarethaneye dönüşecek. İlaç, Eczacılık ve Sağlık Sistemi’ni tümüyle sermayenin egemenliğine teslim etmek istiyorlar. Bunun içindir ki’ Sağlıkta ve Eczanede Yıkıma Son’ diye haykırıyoruz” dedi ve alandakilere;

“Avans uygulamasını kabul edecek miyiz? SGK’nın tahsilatçısı olmaya devam edecek mi yiz? SGK’nın SUT ile getirdiği dayatmalara sessiz kalacak mıyız? Bize dayatılmak istenen ortaklık tasarısına evet mi hayır mı? Diye ayrı ayrı sordu ve topluluğun hep bir ağızdan HAYIR! Demesinin ardından; peki, bu tasarı bizim irademize rağmen Meclisin gündemine gelirse KEPENKLER İNECEK mi diye sordu; topluluk hep bir ağızdan EVET dedi. Güngör konuşmasını, sorumluluğu olan herkesi göreve davet ederek bitirdi.

Diğer konuşmacıların ardından çoşku ile başlayan miting büyük bir olgunlukla sona erdi.

Eczacılar söyleyeceklerini söylediler

Sorunun muhatapları belli

Şimdi söz sırası onlarda…