Taksici Ali Dayı
Geçenlerde arkadaşlarla Beşiktaş’tan Taksim’e gidecektik. İlk çevirdiğimiz taksiye atlayıverdik.
Takım elbiseli 60 yaşlarında bir şoför “hoşgeldiniz” diyerek karşıladı bizi. Ön koltuğa, şoförün yanına ben denk gelmiştim.
“Nereye?” dedi şoför.
“Taksim’e gidiyoruz.”
“Hay hay”
“Pardon anlamadım.” dedim, gerçekten de anlamamıştım.
“Pek alışık değilsiniz galiba, hay hay dedim.” dedi.
“Evet, pek alışık değilim gerçekten de.” gibi bir şeyler geveledim.
“Haklısınız, genelde arkadaşlarımız pek kibar olmazlar.” diyerek söze girdi. Ben de arkama yaslandım ve bu pek de alışık olmadığım takım elbiseli, düzgün ve kibar bir Türkçeyle konuşan şoförü dinlemeye başladım.
Çok uzun yıllardır taksi şoförlüğü yapıyormuş. Artık mesleğin çok bozulmuş olmasından, eski saygınlığından eser kalmadığından şikayetçiydi. “Artık her ehliyeti olan taksicilik yapabiliyor.” diyordu. Taksinin üzerinde durak adı ve telefon numarası yazmasının gerektiğinden, sıra sıra dizilmiş taksilerden istediğimi seçme hakkım olduğundan, en öndekine binmek gibi bir zorunluluğum olmadığından, taksilerin otobüs duraklarında beklememesi gerektiğinden ve hepsini hatırlayamadığım müşteri olarak sahip olduğum haklarımdan bahsetti. Bütün bunları da yanından geçtiğimiz taksilerden iyi ve kötü örnekler vererek anlattı. Gerçekten de hiç dikkat etmemiştim bu taksinin durağının ve telefonunun yazmaması olayına, belki de benim cahilliğimdi.
“İnsanlar kızını, eşini bize emanet ediyor.” diyordu. Çok önemli bir meslek yapıyorlardı gerçekten. İnsanları her türlü koşulda adreslerine ulaştıran, halkın nabzını tutan, bazen bir sohbet arkadaşı, bazen bir sırdaş, bazen siz alkollüyken sizi toparlayıp evinize teslim eden kafası ayık arkadaşınız, bazen de hastanızı hastaneye yetiştiren ambulansınızdı taksiciniz.
“Ama mesleğimiz çok bozuldu.” diyordu. “Lütfen bizi diğerleriyle karıştırmayınız.”
Aynı zamanda hala mesleğine sahip çıkan taksiciler olarak bir internet sitesinde buluştuklarını söyledi.
Bizden bir de ricası vardı. Az önce bahsettiği etik değerleri taşıyan ve mutlaka kapılarında durağının adı ve telefonu yazan ve taksileri tercih etmemiz. Bu sayede eğer durağının adına baktıysak takside unuttuğumuz bir eşyamızı da kolayca bulabilecektik. Duruma bir de örnek vererek silecek kolunda asılı duran, inciden dizilmiş, altın zincirli tespihi gösterdi. Meğer bunu bir müşterisi unutmuş. Daha sonra arabasına binen başka bir kuyumcu müşterisi de tespihin antika niteliği taşıdığını söylemiş. Hala bir umutla tespihin sahibini bulmasını bekliyormuş.
İnerken bir de kartını verdi. İsmine baktım, “Ali” imiş.
Akşam eve gidince internet sitelerine girdim. Ali Dayıyı buldum hemen. Takma adı “Kravat Ali”. Sitenin daha çok forum bölümü aktifti. O platformda yazan birçok taksici Ali Dayı gibi taksicilik mesleğin saygınlığının azalmasından son derece şikayetçiydi. Sitedeki diğer yazıları okuduğumda taksicilik mesleğini hiç bilmediğimi farkettim.
Aralarında kendilerini “taksici” değil, “taksi şoförü” olarak tanımlayanlar vardı.
Cebinde ehliyeti olan herkesin taksicilik yapmaması gerektiğinden bahsediyorlardı.
Taksi plakası kiralamaya karşıydılar. Çünkü kiralık olarak taksi çalıştıranların tek amaçlarının daha fazla para kazanmak olduğunu, bunların da meslektaşlarına, yolcularına, trafik kurallarını hiçe saydını, dolayısıyla mesleki saygınlığı azalttığını düşünüyorlardı.
Taksiciliğin diğer işler kötü gidince başvurulan geçici bir meslek olmaması gerektiğini, uzun soluklu bir eğitimden geçtikten sonra müşterilerine meslektaşlarına saygılı şoförler olarak yetişmelerinin doğru olacağını savunuyorlardı.
Sosyal güvencelerinin yeterli olmadığını, çok düşük primlerle sigortalarının yatırıldığını söylüyorlardı.
Can güvenlikleri her zaman tehlikedeydi.
Korsan taksilere çok öfkeliydiler.
Aralarında çürük elmalar olduğunu kabulleniyorlardı ve bunları aralarında barındırmamak için mücadele ediyorlardı.
Ve her vatandaşın taksiyle ilgili bir kötü anısı olduğunu biliyordı. O yüzden taksimetreyi hep 1-0 mahçup açıyorlardı.
Sahi, bütün bunlar bana bir başka mesleği hatırlattı ama neydi o ya.
Havanhaber.org sitesinden alıntıdır.